Kültür - Gelenek

Anadolu Selçuklu sikkeleri 9 asır öncesine ışık tutuyor

Abone Ol

- Konya'daki Dar-ül Mülk Sergi Sarayı'nda sergilenen her biri tek örnek 2 bin 764 sikke, 1 yıl boyunca ziyarete açık kalacak
- Dar-ül Mülk Sergi Sarayı rehberi Hülya Acar:
- "Sikkeler bize, devletin sosyoekonomik durumunu, nerelere hükmettiğini, sınırlarını, ticaret ağını, darphanelerin nerede olduğunu gösteriyor. Günümüze ulaşan bir darphane yok ama Türkiye Selçuklu Devleti'nin 50'ye yakın darphanesi olduğunu biz paralardan öğreniyoruz"

Konya'da sergilenen, Anadolu Selçuklu Devleti'ne 1116-1308 yılları arasında hükmetmiş 14 sultanın ve bazı meliklerin darp ettirdiği, 2 bin 764 altın, gümüş ve bakır sikkeden oluşan koleksiyon, siyasi ve sosyoekonomik tarihe tanıklık ediyor.

Anadolu Selçuklu Devleti'nin hanedan türbesindeki naaşlara yapılan DNA ve anatomi analiziyle belirlenen, 12'si sultan, 17 hanedan üyesinin yüz ve beden görünümünü yansıtan heykellerin bulunduğu Dar-ül Mülk Sergi Sarayı, hükümdarların darp ettirdiği sikkelere de ev sahipliği yapıyor.

Koleksiyonda, her biri tek örnek, 2 bin 764 sikke, 1 yıl boyunca ziyarete açık kalacak.

Ön ve arka yüzlerinin rahatlıkla incelenebileceği, özel ışıklandırılmış stantlarda bulunan her bir sikkenin bilgisine, karekod uygulamasıyla Türkçe ve İngilizce olarak erişilebiliyor.

Ziyaretçiler karekod okutarak, sikkelerin nerede, ne zaman darp edildiğini, üzerindeki yazıları, figürleri ve anlamlarını, ağırlığını ve çapını, tüm detaylarıyla öğrenebiliyor.

Dar-ül Mülk Sergi Sarayı rehberi Hülya Acar, AA muhabirine, koleksiyonun Antalya Müzesini'nin kayıtlı koleksiyonerlerinden avukat Bahadır Kalaycı'ya ait olduğunu söyledi.

- "Bu paralar bizim için bir tarihi eser, aynı zamanda da sanat eserleri"

Sikkelerin, sultanların hükmettiği döneme göre kronolojik sırayla sergilendiğini belirten Acar, büyüteçlerle paraları daha detaylı gözlemleme imkanı sunulduğunu dile getirdi.

Sikkelerin, üzerindeki yazılarıyla, figürleriyle, darp edildiği maden türüyle, şekliyle ve ağırlığıyla dönemine ışık tuttuğunu vurgulayan Acar, şöyle konuştu:

"Sikkeler bize devletin sosyoekonomik durumunu, nerelere hükmettiğini, sınırlarını, ticaret ağını, darphanelerin nerede olduğunu gösteriyor. Günümüze ulaşan bir darphane yok ama Türkiye Selçuklu Devleti'nin 50'ye yakın darphanesi olduğunu biz paralardan öğreniyoruz. Bu paralar bizim için bir tarihi eser, aynı zamanda da sanat eserleri. Çünkü çok güzel figürlü paralar da bulunuyor. Mesela 2. Kılıçarslan'ın meliklerinin paraları özellikle figürlüdür. Atlı süvarilerin olduğu, atlı süvarilerin pars avlama figürlerinin bulunduğu paralardır."

- "Koleksiyonun en kıymetli altın parası 2. İzzeddin Keykavus'un"

İlk paranın 1. Mesud tarafından 900 yıl önce darp edildiğine dikkati çeken Acar, bunların tamamının bakır olduğunu anlattı.

Devletin büyüyüp güçlendiği dönemlerde sikkelerin gümüş ve altına dönüştüğünü vurgulayan Acar, "Paralar ağırlıkla gümüşten darp edilmiştir. Altın, gümüş ve bakırdan üretilen dinar, dirhem ve fels gibi para birimi kullanılmış. Altın ve gümüşler, 2. Kılıçarslan'dan itibaren darp edilmeye başlıyor ancak bu koleksiyonda biz altın paraları Alaeddin Keykubad ile görmeye başlıyoruz. Burada en kıymetli altın para 2. İzzeddin Keykavus'undur. Üzerinde 'Dar-ül Mülk Ko' yazar. Konya'nın başkentlik unvanlarından olduğu için önemlidir." diye konuştu.

Acar, sergi salonundaki haritada darphanelerin yerlerinin görülebildiğini de sözlerine ekledi.